Sağlıklı beslenme, kaliteli bir yaşam için aslında her yaşta önemlidir. Fakat çocukluk çağı, büyüme ve gelişme dönemi olduğu için beslenme konusu bu dönemde çok daha önemli ve işlevsel bir hâl alıyor. Zira yapılan araştırmaların çoğu, sağlıklı beslenen çocukların fiziksel ve ruhsal gelişimlerinin olumlu yönde etkilendiğini gösteriyor. Bununla birlikte, bu dönemde doğru beslenen çocukların bağışıklık sisteminin güçlendiği ve daha az hastalandığı biliniyor. Sağlıklı beslenmenin yolu ise aslında sebze ve meyveleri zamanında tüketmekten geçiyor. Çünkü zamanında tüketilen sebzelerde hormon takviyeleri ve kimyasal ilaçlar kullanılmıyor. Bu da o sebzeden vücuda alınan vitamin ve mineral miktarının daha fazla olması anlamına geliyor. Peki, içinde bulunduğumuz Ekim ayında çocuklara hangi sebzeler yedirilmeli? İşte Ekim ayı sebzeleri…
Son zamanlarda her mevsimde her meyve ve sebzeyi bulabilmemiz, aslında tarımda kullanılan kimyasal ilaçların ve hormon takviyelerinin ne kadar arttığını gösteriyor. Bu takviyeler özellikle zamansız yetiştirilen ürünlerde daha fazla kullanılıyor. Bu nedenle meyve ve sebzeleri aslında sadece yetiştikleri ay içinde tüketmemiz öneriliyor. Böylece ilaç kullanılmadan üretilen ve besin değeri daha yüksek olan tarım ürünlerine ulaşmamız daha kolay oluyor. Üstelik zamanında tüketilen meyve ve sebzeler hem daha ekonomik oluyor hem de daha lezzetli… Peki, içinde bulunduğumuz Ekim ayında hangi sebzeler yetişiyor?
Ekim ayı sebzeleri arasında yer alan lahana, oldukça besleyici ve faydalı bir besindir. Güçlü bir antioksidan olduğu için iltihaplanmaları önlemeye yardımcı olur, özellikle kalp hastalıkları ve karaciğer yağlanmasına karşı koruyucu bir etki yaratır. İyi bir lif kaynağı olduğundan, kabızlık ve şişkinlik gibi sindirim problemleri ile savaşır. Ayrıca yüksek miktarda A,C, K, B6 ve folat vitamini içerdiği için bağışıklığı güçlendirici bir etkisi vardır. Türk mutfağında uzun yıllardır tüketilen lahanayı kavurma, turşu veya çorba olarak tüketebileceğiniz gibi et ile pişirerek de çocuğunuza servis edebilirsiniz.
Yapısal olarak maydanozgiller familyasına ait olan havuç, kışın en çok tüketilen sebzeler arasında yer alıyor. Zengin içeriği sayesinde, vücudun günlük vitamin ve mineral gereksinimini karşılamaya büyük ölçüde yardımcı oluyor. İçerdiği A vitamini sayesinde özellikle gözler için büyük bir öneme sahip olan havuç, bu özelliğiyle karaciğeri de kuvvetlendiriyor. B,C, D ve E vitaminleri içermesi, bağışıklık sisteminin güçlenmesini sağlayarak kış hastalıklarına karşı mükemmel bir koruma sağlıyor. Genelde salatalarda tercih edilen bu sebzenin suyu da çocuklar için oldukça faydalıdır.
Ekim ayında yetişen sebzeler arasında yer alan mantar, besin değeri açısından oldukça önemli bir yiyecektir. Gelişme çağındaki çocukların kas ve kemiklerinin güçlenmesine yardımcı olur. D vitamini, kalsiyum ve bakır açısından zengin olması, genel sağlık için oldukça değerlidir. Ayrıca kolesterol hastaları için ideal bir besindir. Çünkü mantarın içinde kolesterolün düşmesine yardımcı olan pek çok lif türü bulunur. Mantarın en önemli faydası ise kanseri önleme etkisidir. Yapılan birçok araştırma, mantarın ileride oluşabilecek kanser hücrelerini önleyebileceğini ortaya koymaktadır.
Kolay erişilebilen bir sebze olan pırasa, neredeyse her ülkede tüketim grafiği yüksek olan bir sebzedir. Bunun sebebi ise elbette insan sağlığına olan faydası… Doğal bir antioksidan olan pırasa, kronik hastalıklara ve kansere karşı koruyucu bir özellik gösteriyor. İçerdiği K vitamini sayesinde kemiklerin güçlenmesine yardımcı oluyor. Demir kaynağı olması, anemi gibi rahatsızlıkların ortaya çıkmasını önlüyor. Ayrıca lifli yapısı sayesinde, başta kabızlık olmak üzere çoğu sindirim problemine iyi geliyor. Tüm bunlarla birlikte bir kış sebzesi olan pırasa, grip, nezle ve sinüzit gibi daha çok kışın karşılaşılan hastalıklara karşı da bağışıklığı güçlendiriyor, bu hastalıkların sebep olduğu öksürük ve balgam gibi semptomların hafifletilmesine yardımcı oluyor.
Genellikle salatalarda veya atıştırmalık olarak sofralarda görmeye alıştığımız kırmızı turp, insan sağlığına olan faydası nedeniyle kış aylarında bolca tüketilmesi gereken sebzeler arasında yer alıyor. İçerdiği C vitamini sayesinde kış hastalıklarından korumaya yardımcı olan bu sebze, aynı zamanda kolajen üretimini destekliyor. Sülfürlü bileşikler açısından zengin olduğu için karaciğer ve safra dostu olduğu biliniyor. Folik asit kaynağı olması, DNA ve RNA onarımını kolaylaştırıyor, saçlardaki kepeklenmeyi önlüyor.
Düşük kalorili olması sebebiyle özellikle kilo problemi olan çocuklar için bire bir olan kabak, lezzetli tadının dışında insan sağlığına olan faydalarıyla da dikkat çekiyor. Başta vücuttaki serbest radikallerin çoğalmasını önleyerek kanser oluşma riskini azaltan kabak, içindeki lutien adlı madde sayesinde bazı göz hastalıklarına yakalanma riskini düşürüyor. Çinko, magnezyum ve demir gibi mineraller açısından zengin olması, kemiklerin güçlenmesini sağlıyor.
Kış sebzeleri arasında yer alan karnabahar, başta Türk mutfağı olmak üzere Fransız, İtalyan, Hint ve Çin mutfağında da önemli bir yere sahip. Kalorisi düşük ancak hacim olarak büyük olması sebebiyle çok hızlı doygunluk sağlar. Bu da kilo problemi olan çocuklar için ideal bir sebze olduğu gösteriyor. İçeriğindeki fosfat, potasyum ve indol-3 sayesinde meme, mide ve kalın bağırsak kanserine karşı koruyucu bir etkisi bulunuyor. Demir açısından zengin olması ise kansızlığa bağlı gelişen yorgunluk ve halsizlik gibi semptomları azaltmaya yardımcı oluyor.
Bileşikgiller ailesine mensup olan yer elması, toprak altında yetişen bir sebzedir. Yetiştirilme şekli patatesi anımsatırken, içindeki inülin adlı madde sayesinde tadı daha çok turp ve enginara benziyor. Bu madde, bağırsaklar başta olmak üzere birçok organın sağlıklı olmasını sağlıyor. Yüksek oranda B ve C vitamini içerdiği için kış hastalıklarına karşı vücut direncini artırıyor, bağışıklığı güçlendiriyor. Çiğ olarak yenebildiği gibi haşlayarak veya salatalara rendeleyerek de tüketilebiliyor.